Crohn hastalığı nedir, nedenleri ve tipleri nelerdir?

Crohn Hastalığı nedir?

Tespit edilebilen herhangi bir enfeksiyöz neden olmaksızın kalın bağırsakta ortaya çıkan yangısal (inflamatuvar) hastalıktır. Kronik, ataklarla seyreden ve hayat kalitesini bozan inflamatuvar bağırsak hastalıklarının bir tipidir. 


Crohn Hastalığının nedeni nedir?

Birden fazla faktörün etken olduğu hastalıklardandır. Nedeni halen net olmamakla birlikte genetik yatkınlığı olan bireylerde çevresel faktörlerin etkisiyle abartılı bağışıklık sistemi yanıtının ortaya çıkardığı hastalıklardandır. 


Crohn Hastalığı nereyi tutar?

Crohn Hastalığı ağızdan anüse kadar sindirim sisteminin herhangi bir yerini veya birden fazla yerini tutabilir.  En sık (vakaların yaklaşık %40’ı) ince bağırsağın kalın bağırsakla birleşim yerini (ileo-çekal bölge) tutar. Sadece kolit şeklinde kalın bağırsağı (Crohn Koliti - vakaların %25’i) tutabildiği gibi sadece ince bağırsak tutulumu (vakaların %30’u) şeklinde de olabilir. Yemek borusu (özofagus), mide, onikiparmak bağırsağı (duodenum) ve rektum daha nadir tutulum yerleridir. Ülseratif kolite göre ülserler daha derin (barsak duvarının tüm katlarını etkileyen-transmural) ve büyüktür. Daha çok çizgi şeklinde görülen ülserlerin arasındaki alanlar yine ülseratif kolitten farklı olarak normal görünümdedir. Bu endoskopik görünüm “kaldırım taşı manzarası” olarak tarif edilmektedir. 


Crohn Hastalığının tipleri nelerdir? Önemi nedir?

Tutulumun yerine ve hastalığın klinik seyrine göre sınıflandırılmaktadır. Günümüzde yaygın olarak Viyana sınıflandırması kullanılmaktadır.

Klinik seyire göre:

  • İnflamatuvar tip 
  • Darlık (striktür) yapan tip 
  • Fistülizan tip

Bu sınıflandırmaların yapılması tedavi yaklaşımını belirleme ve hastalığın gidişatını öngörme açısından oldukça önemlidir.


Crohn Hastalığına bağlı şikayetler nelerdi?

Daha sıklıkla  sağ alt kısımda hissedilen karın ağrısı, ishal ve kilo kaybı yaygın görülen şikayetlerdir. Tanı konulmadan önce hastalar aylar hatta yıllarca belirsiz karın ağrısı ve aralıklı ishalden yakınabilirler. İnce bağırsak veya ileo-çekal bölge tutulumlarında karın ağrısı ön planda iken kalın bağırsak tutulumunda ülseratif kolittekine benzer şekilde kanlı-mukuslu ishal şikayeti daha ön plandadır. Kalın bağırsak tutulumu olanlarda anüs çevresinde akıntılı fistüllere neden olan “perianal tutulum” daha sıktır. Kilo kaybı genellikle eşlik bulgulardan birisidir.


Crohn Hastalığı hangi hastalıklarla karışır?

Ateşin eşlik ettiği ani başlayan kanlı-mukuslu ishal vakalarında öncelikli olarak enfeksiyöz kolitler ekarte edilmelidir. Özellikle amipli dizanteri bu hastalıkla çok karıştırılır. İmmün sistemi baskılayıcı ilaçlar kullanan organ nakilli hastalarda CMV enfeksiyonuna bağlı kolitler, antibiyotik kullanımına bağlı gelişen bazı kolitler (psödomemranöz kolit) ve bazı parazitik enfeksiyonlar Crohn Hastalığına benzer şikayetlere neden olabilir. Crohn koliti en sık ülseratif kolit ile karışır.

Crohn Hastalığının en sık tuttuğu bölge olan ince bağırsağın son kısmında (terminal ileum) ülserlere neden olan tüberküloz, lenfoma ve anti-romatizmal ağrı kesicilere bağlı gelişen ülserler (sık karşılaşılan durumlardandır) Crohn Hastalığını ile karışabilir.

Mide tutulumuna bağlı gelişen ülserler mide kanseri ve peptik ülser ile karışan görüntü oluşturabilir.


Crohn Hastalığı tanısı nasıl konur?

Erken tanı ve tedavi hastalığa bağlı gelişebilecek olumsuzlukların engellenmesi açısından oldukça önemlidir. 

Tanı için;

  • Enfeksiyöz nedenlerin ekarte edilmesi için dışkı tahlillerinin yapılması
  • Kolonoskopide “kaldırım taşı manzarası” olarak adlandırılan derin ülserlerin görülmesi 
  • Kolonoskopi ile ileoçekal bölgede ve/veya ince bağırsağın son kısmında ülserler görülmesi (mutlaka terminal ileuma girilerek buranın değerlendirilmesi gerekir fakat bazen darlık nedeniyle girilemeyebilir)
  • Kolonoskopide alınan biyopsi örneklerinde Crohn Hastalığını destekler bulguların olması,
  • Kan tahlillerinde sedimentasyon ve CRP gibi akut faz reaktanı olarak bilinen değerlerin yüksek olması,
  • Dışkıda kalprotektin seviyesinin yüksek olması
  • Demir eksikliğine bağlı kan seviyesinde düşüklük olması,
  • Şiddetli ve ağır vakalarda tomografi veya MR ile karnın görüntülenmesi (Özellikle abse ve fistüllerin görüntülenmesi için)
  • İnce bağırsak tutulumu şüphelenilmesi durumunda MR Enterografi ile değerlendirme
  • Yemek borusu, mide veya onikiparmak bağırsağı (duodenum) tutulumu şüphesinde endoskopi yapılması
  • Deneyimli bir uzman tarafından yapılan batın ultrasonu

Anlaşılacağı üzere Crohn Hastalığı tanısı tek bir yöntemle tanı konulamayan, yukarıda sıralanan tahlil ve tetkiklerin birlikte değerlendirilmesi ile klinik, endoskopik, histopatolojik ve görüntüleme bulguları sonucu tanı konabilen hastalıklardandır. Tanı için öncelikli olan bu hastalıktan şüphelenmektir.


Crohn Hastalığı hangi yaşlarda sık görülür?

Hastaların çoğunluğu genç yaş hasta grubudur, birinci pik olarak adlandırılan dönem çoğunlukla 2. dekattır (20’li yaşlar). İkinci pik (hastaların daha az kısmını oluşturmaktadır) ise 5. ve 6. dekatlarda görülmektedir. 


Crohn hastalığı tedavisi nedir? Kesin bir tedavisi var mıdır?

Günümüzde Crohn Hastalığı için verilen tedavilerin hiç birisi bu hastalığın tamamen vücuttan kaybolmasını sağlayacak nitelikte değildir. Tedavinin amacı aktif hastalığa neden olan yangısal durumun (inflmasyonun) baskılanarak, hastalığın remisyona girmesini sağlamaktır. 

Tedavi seçenekleri hastalığın tutulum yerine, tipine ve şiddetine göre değişmektedir; İlaçlar, beslenme değişiklikleri, stres yönetimi ve gerekli durumlarda endoskopik ve cerrahi müdahaleleri içermektedir. 

Fistülizan hastalıkta fistüllerin kapanmasını, darlık gelişen hastalıklarda yangısal durum baskılanarak darlığın düzelmesini sağlamaktır. Yangısal durum (inflmasyon) düzeldiği halde darlık devam ediyorsa darlığın yerine ve uzunluğuna göre endoskopik yöntemlerle, endoskopik yönteme uygun değilse cerrahi olarak tedavi edilmelidir.

Sık karşılaşılan sorunlardan birisi de darlık ve buna bağlı gelişen fistüller nedeniyle oluşan kapalı enfeksiyonlardir (abseler). 

Kullanılan ilaçlar;

  • Kortizon içerikli ilaçlar
  • İmmünmodülatörler 
  • Antibiyotikler (apse giibi enfeksiyon gelişen durumlarda)
  • Biyolojik ajanlar (İnfliksimab, Adalilumab, Vedolizumab, Ustekinumab)
  • Endoskopik ve cerrahi tedaviler


Crohn Hastalığında beslenme nasıl olmalıdır?

Besinlerle ilgili kısıtlamaların özellikle aktif hastalık döneminde yapılması gerekir, özellikle darlık nedeniyle şiddetli karın ağrıları olan hastalarda ağrıyı artıran besin türlerinden kaçınılmalı, beslenme bozukluğu ve belirgin kilo kaybı olan hastalarda ilaç tedavisi ile birlikte beslenme desteğinin yapılması gerekir. Hastalık remisyona girdikten sonra ciddi kısıtlamalardan kaçınmalıdır. Aktif dönemde hastalığın şiddeti ve tutulumuna göre kısıtlamaların ve beslenme desteğinin doktor ve diyetisyen kontrolünde yapılması daha doğru bir yaklaşımdır.


Stres Crohn Hastalığına neden olur mu?

Stres Crohn Hastalığının sebebi olmasa da hastalık ortaya çıkmasını ve remisyondaki hastalığın alevlenmesini tetikleyen önemli faktörlerden birisidir. Bu nedenle hastaların gerekli psikolojik desteği alması ve gerektiğinde psikiyatri tarafından değerlendirilmesi hastalık yönetimi açısından önemlidir.


Crohn Hastalığı ne zaman ameliyat gerekir?

Crohn Hastalığında ilaç tedavilerinde olduğu gibi cerrahi tedavi de kalıcı bir iyiyleşme sağlamaz. Fakat özellikle ileo-çekal bölge tutulumu olan hastalarda ilaç tedavilerine yanıt yoksa cerrahi iyi bir seçenektir. Dalık/darlıklar gelişen hastalarda ilaç tedavisine yanıt alınamamışsa ve endoskopik yöntemle tedaviye uygun değilse cerrahi olarak düzeltilir. Perianal fistülleri ilaç tedavisine yanıt vermemiş ve fistülle bağlantılı absesi olan hastalarda cerrahi müdahale gerekir. Crohn Kolitinde total kolektomi (kalın bağırsağın tamamının çıkarılması) önerilen bir tedavi seçeneği değildir.


Crohn Hastalığı diğer organları etkiler mi?

Ülseratif kolit hastalarında barsak dışı organlarla ilgili hastalıklar eşlik edebilir. Bunlar ekstraintestinal manifestasyonlar olarak adlandırılır.

En sık eşlik eden hastalıklar;

  • Eklem tutulumları özellikle ankilozan spondilit olarak adlandırılan bel ekleminin tutulması, diğer eklemlerde de tutulum yapabilir
  • Cilt lezyonları (Piyoderma gangrenozum, eritema nadozum gibi)
  • Göz tutulumu (göz yaşı kuruluğu, üveit, episklerit gibi)
  • Safra yollarında darlık (Primer sklerozan kolanjit)


Crohn  Hastası hangi ilaçlardan kaçınılmalı?

Başka bir hastalık nedeniyle kullanması gereken ilaçları mutlaka doktoruna danışarak kullanmalıdır. Fakat özellikle belirli antibiyotikler dışındaki antibiyotiklerin danışılmadan kullanılması ve anti-romatizmal ağrı kesicilerin kullanılması hastalığın alevlenmesine neden olabilmektedir. 


Crohn hastalığında takip nasıl olmalıdır?

Crohn Hastalığında atak sıklığı, süresi, klinik tipi, tutulum yeri ve şiddeti hastadan hastaya farklılık göstermektedir. İyileşme (remisyon) ve ataklarla seyreden, ömür boyu takip gerektiren bir hastalık olması nedeniyle tedavi ve takiplere sıkı bir şekilde uyulmalıdır. Takip aralıkları hastadan hastaya farklılık göstermektedir. Remisyondaki bir hastada atak düşündüren şikayetler başladığında, daha önceden belirlenen kontrol zamanını beklemeden doktoruna başvurması hastalığın şiddetlenmeden tedavinin yeniden düzenlenmesi için oldukça önemlidir.


Crohn Hastalığı kolon kanserine neden olurmu?

Kronik inflamatuvar bir hastalık olması nedeniyle özellikle inflamasyonun iyi baskılanmadığı hastalarda hastalık süresi uzadıkça kolon kanseri riski normal popülasyona göre artmaktadır. Crohn hastalarında bu risk kalın barsak (Crohn koliti) tutulumu olan hastalarda artmaktadır. Bu nedenle crohn koliti ile takipli olan hastalara (sedece proktiti olan hastalar hariç) tanıdan 8-10 yıl sonra yıllık tarama kolonoskopileri yapılması gerekir. Amaç kanser riski oluşturan lezyonların ya da erken kolon kanserinin tespit edilerek erken dönemde tedavi edilmesidir.